BAYRAM SEVİNCİ

Bayram denince benim aklıma ilk gelen şey şükretmek oluyor. Bayramın genel anlamı ise kısaca bir milletin milli ve dini bakımdan önemli olan anlamlarla yüklü gün ve geceleri kutladığı zamanlardır diyebiliriz. Bu günlerde içinde bulunduğumuz “Kurban Bayramı” yani bize küçükken öğretilen; et almaya imkânı olmayan kişilerle imkânı olan kişilerin olanaklarını paylaşması, çocukları mutlu etmek, karınlarını doyurup dua almak… Bayramdan anladığımız genel olarak böyle olsa da bireysel olarak herkesin algıladığı farklı olacaktır.

En eğlenceli bayram anlayışı yine çocuklarda. Yeni kıyafetler, kalabalık aile toplantıları, bayram harçlıkları. Bir parantez açıp Kurban Bayramı ile ilgili akıllarda soru işareti olan bizlere danışılan ilk soru “Kurbanımızı çocukların yanında mı kesmeliyiz?” … İkinci soru “Kurban Bayramı’nı çocuklara nasıl anlatmalıyız?” … Şimdi her konuda birçok görüşe saygı duyarak belirtmek isterim ki; konu kurban da olsa hayvanların çocukların önünde can verirken yaratacağı olumsuz etki… Bu her çocuğa göre değişebilir ama bazen durumsal olarak travma boyutuna dahi gidebiliyor. Örneğin babasının oğlu ileride o da kesecek deyip beş yaşındaki bir çocuğun bunu izlemesini sağlamak sağlıklı olmayabilir, farklı korku beslenme bozuklukları, kaygı ve korkulu rüyalara sebep olabilir. Çocuklarımıza öncelikle bayramlarımızın önemini anlatıp, yaşlarına göre hareket etmekte fayda olacağını düşünüyorum.

Kişilere göre bayramın farklı algılanmasında kalmıştık. Bayramlar genelde bir ev hanımı için bayram temizliği, ev toplama telaşı, yemek ve tatlı yapma gibi ekstra uğraşlar olarak algılanacaktır. Yaşını almış kalabalık bir aileye sahip olan bireyler içinse bayram; çocuklar, torunlar, hep beraber geçirilen zamanlar, içilen bir bardak çaydan dahi alınan mutluluk demektir.

Üzülerek belirtmeliyim ki günümüzde bayram eşittir tatil anlamına geldi. Birleştirilen hafta sonlarıyla birlikte kafa dinlemek olarak algılanan bayram tatilleri işin başka bir boyutu. Unutmayalım ki geleceğimiz olan çocuklarımıza ne aşılarsak onlar da bunu kendi çocuklarına öğretecekler.

Geriye bir dakikasını bile almak imkânsız olan zaman ilerliyor, dünya ne olursa olsun dönmeye devam ediyor. Yazımın en başında şükretmekten bahsetmiştim. Şükür minnet duygusu kısaca. Aldığımız nefesin, yiyebildiğimiz her lokmanın, kalbimizin sevinçle attığını hissettiğimiz zamanların iyi kileri yani… Şu an içinde bulunduğumuz an sevdiklerimiz yanımızdayken onlara sarılmanın mutluluğu… Mutluluğu en küçük anlardan dahi olsa yakalayıp bunun değerini bildiğimiz nice bayramlarımız olsun. Sevdiklerimiz yanımızda, sevincimiz hep yüreğimizde olsun. Anlarımızı çocuk neşesiyle yaşadığımız nice mutlu bayramlarımız olsun.

Sevgiyle kalın…

Diğdem Kural Keskin

Aile Danışmanı, Çocuk Terapisti, WISC-R Zekâ Testi Uygulayıcısı

 Instagram: çocuk_aile

Facebook: Çocuk ve Aile (@digdemkuralkeskin)

www.cocukveaile.com

İletişim numarası: 0534 6667666

keskindigdem@hotmail.com